[-i] Bir şeyi elle veya başka bir araçla tutarak bulunduğu yerden ayırmak, kaldırmak
- "Sağ elinin çevik bir hareketiyle başındaki tülbendi çekip aldı."
[-i] Bir şeyi veya kimseyi bulunduğu yerden ayırmak
- "Çocuğu okuldan aldı."
[nsz] Birlikte götürmek
- "Her on yılda bir, geçmişten bu yana süregelen edebiyatı alaşağı ediyoruz."
[nsz] Satın almak
- "Biz bir ya da iki parti alır, çekiliriz piyasadan."
[nsz] Ele geçirmek, fethetmek
- "Fakat aldıkları yerlerin ahalisini Türkleştiremediklerinden bu büyüklük onların zayıf düşmelerine sebep olmuş."
[-e] İçine sığmak
- "Bu kavanoz iki kilo bal alır. Bu salon bin kişi alır."
[nsz] Kabul etmek
- "Evine kiracı almak."
[nsz] Kendine ulaştırılmak, iletilmek
- "Mektup almak. Haber almak."
[nsz] İçeri sızmak, içine çekmek
- "Gemi su alıyor. Fotoğraf makinesi ışık almış, film yanmış."
[-i] Erkek, kadınla evlenmek
- "O sırada aldığı kadının babasının birçok yardımını görmüştü."
[nsz] Sürükleyip götürmek
- "Öküzü sel aldı, harmanı yel aldı."
Kazanmak, elde etmek
- "Soğuk almak. Ceza almak."
Zararlı, tehlikeli bir şeye uğramak
- "Ceketin boyundan almak."
Bürümek, sarmak, kaplamak
- "Kaş almak."
Kısaltmak, eksiltmek
- "Karyolanın altını süpürge ile al. Örümcekleri al."
Yolmak, koparmak
- "Sevdiği delikanlıyı gece evine almış."
Yerini değiştirmek, çekmek
- "Sigaradan hiç tat alamaz oldum. Burnu iyi koku alır."
Temizlemek
- "Paltosunu sırtına aldı."
İçeri girmesini sağlamak
- "Bir sözü şakaya almak."
Tat veya koku duymak
- "O yolu bir saatte alırsınız."
Örtmek, koymak
- "Cebimden saatimi almışlar."
... gibi anlamak
- "Güneş perdelerin rengini aldı."
Yol gitmek, mesafe katetmek
- "Dalağını aldılar."
Çalmak
- "Savcı yardımcısı gaza bastı, motor almadı. Bir daha bastı, yine almadı."
Soldurmak
- "Yeni bir kapıcı aldı."
Vücuttaki hasta bir organı ameliyatla çıkarmak
- "Üsküdar'a gider iken aldı da bir yağmur."
Motor çalışması için gerekli olan elektrik veya yakıttan yararlanır duruma gelmek
- "Aşağıdan almak. Tizden almak."
Göreve, işe başlatmak
- "Tadına bakmak için bir yudum aldım."
Başlamak
- "İlaç almak."
Davranış veya makam değiştirmek
- "Bir pantolondan beş yüz lira alıyorlar."
İçecek veya sigara içmek
- "İçine biraz su koy, tuzunu alır."
Yutmak, kullanmak
Görevden, işten çekmek
Kazanç sağlamak
Gidermek, yok etmek
Kelime Anlamı Kaynağı: Türk Dil Kurumu (TDK) Güncel Türkçe Sözlüğü
Şunlara da göz atmak isteyebilirsiniz:
- A ile Başlayan Kelimeler
- A ile Biten Kelimeler
- K ile Başlayan Kelimeler
- K ile Biten Kelimeler
- Almak ile Başlayan Kelimeler
- Almak ile Biten Kelimeler
- İçerisinde almak Geçen Kelimeler
Almak kelimesi baş harfi A son harfi K olan bir kelimedir. Başında A, sonunda K olan kelimenin 1. harfi a, 2. harfi l, 3. harfi m, 4. harfi a, 5. harfi k. Başında A ve sonunda K olan 5 harfli kelime.