K ile Biten Kelimeler

TELEFONCULUK

[isim] Telefon kuruculuğu veya onarıcılığı; Telefon santrali memurluğu

İÇİLMEK

[nsz] İçme işi yapılmak

"Yeni yağmura kadar kullanılan, içilen ve hurmalıklara akıtılan bu sudur."

TEVAFUK

[isim] Birbirine uyma, uygun gelme

İTTİHATÇILIK

[isim] İttihatçı olma durumu

BARIŞTIRMAK

[-i] Barışmalarını sağlamak, ara bulmak

"Günah çıkartıp dargınları barıştıracağız anlaşılan."

KAYINBABALIK

[isim] Kayınbaba olma durumu

AYIKMAK

[nsz] Ayılmak, kendine gelmek, uyanmak, aklı başına gelmek

BOŞALTILIVERMEK

[nsz] Çabucak boşaltılmak

YETİŞMEK

[-e; nsz; nsz; -de] Ulaşmak, ermek, varmak, vasıl olmak; Vaktinde tamam olmak, bitmek, hazırlanmak, hazır olmak; Vaktinde varmak, vaktinde bulunmak; Bir işe başlamış olanlara veya gidenlere sonradan katılmak; Değmek, uzanıp dokunabilmek; Vakit bulmak, yapabilmek; Yetmek, yeter olmak, kâfi gelmek; Bir zamanda yaşamış olmak, bir zamanı veya kimseyi görmüş olmak; Üremek, büyümek, olmak; Eğitim görmüş olmak, öğrenmek, gelişmek; İş görebilecek yaşa gelmek, büyümek; Yardım etmek, yardımına koşmak

"Gâvur Ali kahvedeki cemaate hiçbir şey söylemeden küçük çobanla uzaklaştı, bir nefeste ağıla yetişti."; "Bu giysi yarına yetişmeli."; "Öteki tünelle gelseler de vapura yetişeceklerini bilirlerdi."; "Kadınlar, derme çatma ayakkabılarıyla onlara zor yetişebiliyorlardı."; "Ben o dala yetişemem. Bu ip kuyunun dibine yetişmez."; "Ben bu kadar işe yetişemem."; "Bu para yetişir. Bu yemek hepimize yetişir."; "Bol zamanıma yetişti de ben onu böyle şımarık büyüttüm."; "Şu Marmara kıyılarında o sene bol meyve yetişmişti."; "İşte bu kadronun içinde yetişecektim ben."; "Tam o sırada talih imdadıma yetişti."

SERGİLEMEK

[-i] Bazı şeyleri göstermek, tanıtmak veya satmak amacıyla herhangi bir biçimde, herkesin görebileceği bir yere yerleştirmek, teşhir etmek; Vermek veya sunmak

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü