[-den] İçeriden dışarıya varmak, gitmek
- "Ortalık ağarırken bir arkadaşımla yorgun adımlarla konaktan çıktık."
[nsz] Elde edilmek, sağlanmak, istihsal edilmek
- "Bu mülakatımızdan esaslı bir netice çıkmadı."
[nsz] Bir meslek veya bilim kurumunda okuyup yetişmek, mezun olmak
- "Çiçeği burnunda subay çıkar çıkmaz, ben size bir emir eri bulurum."
[nsz] Bulunduğu yeri bırakıp başka yere geçmek, taşınmak, ayrılmak, ilgisini kesmek
- "Yeni evimizden çıkıp eski evimize taşındık."
[nsz] Süresi dolduğunda ayrılmak
- "Daireden çıkmak. Hastaneden çıkmak. Cezaevinden çıkmak."
[nsz] Yapılmak, yürümek
- "Bu dairede işler kolay çıkmaz."
[-i] Yetişecek ölçüde olmak
- "Bu kumaştan bir palto çıkar mı?"
[-de] Eksilmek
- "Dörtten iki çıkarsa..."
[-e] Meydana gelmek
- "Uygunsuz dediğim vakalardan biri bir salon oyunu yüzünden çıkmıştır."
[-e] Sıyrılmak, ayrılmak
- "Bebeğin patiği çıktı."
[-e] Herhangi bir durumda olduğu anlaşılmak
- "Borçlu çıkmak. Kârlı çıkmak. Alacaklı çıkmak."
Bir durumla ilgili niteliklerini yitirmek, bir durumdan başka bir duruma geçmek
- "Çok sonra öğrenecek bunu. Çok sonra, çocukluktan çıkıp kocaman adam olduktan sonra."
Bir şeyin yukarısına doğru yürümek
- "Uzun, dik merdivenli bir yokuşu çıktık."
Bir inceleme, bir araştırma sonucu bulmak
- "Sularda bakteri çıktı."
Yetkili birinin makamına iş için gitmek
- "Başkana çıkmak."
Talihine veya payına düşmek, isabet etmek, vurmak
- "Arkadaşa piyango çıkmış. Bize yine gezi çıktı. Bu işten size de bir şey çıkar."
Gitmek, koyulmak
- "Yola çıkmadan evvel eve gitmek, uyumak istedim."
Bir konu yetkililerce karara bağlanmak
- "Neden hiçbir korsan filosu önümüze çıkamadı?"
Birdenbire görünmek
- "Bu ev dört milyara çıktı."
Mal olmak
- "Arsız ve aptal mahalle çocuğu rolüne çıkmıştı."
Oyunda herhangi bir rolü oynamak
- "Karşı kaldırıma geçtiler, sağa sola saptılar, demir yoluna çıktılar."
Bir yere ulaşmak, varmak
- "1919 senesi Mayısının on dokuzuncu günü Samsun'a çıktım."
Karaya ayak basmak
- "Başından beri gazetelerde enstitü hakkında havadisler çıkıyordu."
Yayılmak, duyulmak
- "Bayramın son günü her iki kadının da işleri çıkmıştı."
Olmak, bulunmak, var olmak
- "Sen onun karşısına çapkın bir adam gibi çıktın."
Bir iddia ile ortalıkta görünmek
- "Lağımdan pis kokular çıkıyor."
Yayılmak
- "Güreşte ona çıkacak kimse yok."
Karşı gelebilmek, boy ölçüşmek
- "Kravatın boyası gömleğe çıktı."
Bulaşmak
- "Evin ikinci katını çıkmadan havalar bozuldu."
Binaya kat eklemek
- "Bu kahveden sıkıldın, ötekine çıkarsın, anladın mı?"
Bir sebeple bulunulan yerden ayrılmak
- "Eyvah, bu da ötekiler gibi soysuz çıktı. İstemem artık gözüm görmesin, soğudum, iğrendim. Atın evimden dışarı."
Niteliği sonradan anlaşılmak
- "Akıllı çıktı da arkadaşına uymadı."
Davranışta herhangi bir niteliği bulunmak
- "Fukaranın hem sağ bileği çıkmış hem davulu patlamıştı."
Yerinden oynamak
- "Tencerenin bakırı çıktı. Zayıflıktan kemikleri çıkmış."
Görünür veya belli bir durumda bulunmak
- "Fırtına çıkmak. Soğuk çıkmak."
Oluşmak, olmak
- "Ekinler çıkmaya başladı. Bıyığı çıktı."
Piyasaya sürülmek
- "Maaş çıkmak. Emir çıkmak."
Bitmek, büyümek, sürmek
- "Mart çıktı. Kış çıktı."
Verilmek
- "Erik çıkmış. Çilek daha çıkmadı."
Ay veya mevsim geçmek
- "Fiyatlar çıktı."
Yeni yetişip satışa sunulmak
- "Leke çıktı."
Yükselmek, artmak
- "O söz benim hatırımdan çıkmadı."
Artırmak, fiyatı yükseltmek
- "Hava açılmış, ay çıkmıştı."
Sesini yükseltmek
- "Yeni çıkmış Fransızca bir iki kitap bulunurdu."
Büyük abdest bozmak
- "Çok geçmeden haber çıkacağını kadınlık insiyakiyle derhâl sezmişti."
Giderilmek, yok olmak
- "İnsanın her gördüğü rüya çıkmaz ya!"
Unutmak
- "Arabanın direksiyonu çıkmak."
Ay, güneş görünmek
- "Ev, ev olmaktan çıktı."
Yayımlanmak
- "Sevim, senden başka bir kızla çıkmadım."
Gelmek
- "Aklı başında ama sabaha çıkamayacağına kalıbımı basarım."
Gerçekleşmek
- "Paradan çıkmak. Bin liradan çıktım."
Bulunduğu yerden fırlamak, kopmak
- "Çık bakalım paraları!"
Bir şeyin düzeni bozulmak, eskisinden daha değişik, kötü bir duruma girmek
Flört etmek
Erişmek, görmek
Harcamak zorunda kalmak
Vermeye katlanmak
Kelime Anlamı Kaynağı: Türk Dil Kurumu (TDK) Güncel Türkçe Sözlüğü
Şunlara da göz atmak isteyebilirsiniz:
- Ç ile Başlayan Kelimeler
- Ç ile Biten Kelimeler
- K ile Başlayan Kelimeler
- K ile Biten Kelimeler
- Çıkmak ile Başlayan Kelimeler
- Çıkmak ile Biten Kelimeler
- İçerisinde çıkmak Geçen Kelimeler
Çıkmak kelimesi baş harfi Ç son harfi K olan bir kelimedir. Başında Ç, sonunda K olan kelimenin 1. harfi ç, 2. harfi ı, 3. harfi k, 4. harfi m, 5. harfi a, 6. harfi k. Başında Ç ve sonunda K olan 6 harfli kelime.
A I K K M Ç Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
5 Harfli Kelimeler
KAKIM, KAKIÇ, KAMÇI, KAÇIK, ÇAKIM, ÇIKAK, ÇIKMA
4 Harfli Kelimeler
AKIM, AÇIK, AÇIM, AÇKI, KAÇI, ÇAKI, ÇIMA
3 Harfli Kelimeler
AKI, KAK, KAM, KAÇ, KIÇ, MAÇ, ÇAK
2 Harfli Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesinikullanın.