İçinde abla olan toplam 28 kelime var. İçerisinde ABLA bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında abla olan kelimeler listesine ya da sonu abla ile biten kelimeler listesine göz atmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu: Kelime Bulma Makinesi .
Harf Sayısına Göre Kelimeler
14 Harfli Kelimeler
sigara tablası
13 Harfli Kelimeler
Ablavutlaşmak, ablalık etmek, yemek tablası
12 Harfli Kelimeler
Ablavutlaşma
11 Harfli Kelimeler
Kontratabla, kül tablası, tablakârlık
10 Harfli Kelimeler
Ablavutluk, Tablacılık, gelin abla, şömentabla, tabla taşı
9 Harfli Kelimeler
Ablacılık
8 Harfli Kelimeler
Tablakâr, Ablaklık
7 Harfli Kelimeler
Ablatif, Ablatya, Ablakça, Ablalık, Tablalı, Ablavut, Tablacı
6 Harfli Kelimeler
Mablak, Ablacı
5 Harfli Kelimeler
Ablak, Tabla
4 Harfli Kelimeler
Abla
Bazı Kelimelerin Anlamları (Kaynak: TDK)
Abla
[isim] Bir kimsenin kendinden büyük olan kız kardeşi; Büyük kız kardeş gibi saygı ve sevgi gösterilen kız veya kadın; Genelev veya randevuevi işletmecisi kadın, çaça, mama; Erkeklerin kız veya kadınlara seslenirken söyledikleri söz
""Hatırda kalan şey değişmez zamanla / Ne vefalı komşumuzdun sen Fahriye abla!"; "Bir akşam gel benimle, gidelim bir sarhoşluk edelim, ablaları şöyle bir dolaşalım.""
Ablatif
[isim] Çıkma durumu
Ablatya
[isim] Uzunluğu 150, genişliği 4-10 kulaç olan, geniş gözlü bir tür balık ağı
Ablak
[sıfat] Yayvan ve dolgun (yüz)
""Şarap kızılı vurmuş ablak yüzüyle öfkeli girdi içeri.""
Ablakça
[sıfat] Ablak gibi, ablağa yakın
Ablalık
[isim] Abla olma durumu; Yakın ve koruyucu davranışta bulunma
Kontratabla
[isim] Marangozlukta ağacın çalışma oranını azaltmak ve zararsız duruma getirmek için çapraz yapıştırma yöntemi ile hazırlanan tabla; Ağaç malzemenin biçim değiştirmesini önlemek için kör ağacın iki yüzüne, elyaf yönleri kör ağaca çapraz veya 45 derece eğik, aynı kalınlıkta astar kaplama ve yüz kaplama yapıştırılarak elde edilen tabla
Mablak
[isim] Hamur, merhem, boya vb. şeyleri ezip karıştırarak yoğurmak için kullanılan ve bir ucu ele alınacak biçimde saplı, öbür ucu yassı olan alet; Aşure kazanlarını karıştırmakta kullanılan, uzun saplı ve yayvan uçlu tahta kepçe
Tabla
[isim; sıfat] Satıcı vb.nin kullandığı tahtadan tepsi; Bir tepsinin aldığı miktarda olan; Soba, mangal vb. şeylerin altına konulan metalden veya tahtadan yapılan tepsiye benzer altlık; Bir şeyin düz ve geniş bölümü; Küllük; Ağaçtan veya ağaç ürünlerinden hazırlanmış, büyük yüzeyli düzgün parça; Genellikle Hindistan, Pakistan'da kullanılan, darbukaya benzer bir tür çalgı; Makaraların yüzlerini oluşturan dış bölümleri
""Bir hurmacının tablasında üstlerine vuran güneş ışığıyla parıldayan hurmalara imrenmiş."; "Bir tabla balık döküldü."; "Hokka takımı tablası. Çadır direği tablası."; "Tablada ruj izli sigara artıkları var.""
Tablakâr
[isim] Tablacı; Büyük konaklarda mutfaktan yemek tablalarını götürüp getiren görevli
Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü